Öfke duygusunun hissedilmesi üzülmek, mutlu olmak kadar doğal bir durumdur. Hatta bazı durumlarda öfkelenmemiz kendimizi ve yakınlarımızı korumamızı, önlem almamızı sağlar. Peki nasıl öfke hayatımızda bir sorun haline gelir? Öfkelenmemiz iki şekilde hayatımızda bir sorun oluşturmaya başlar.
İlki, bir çok bireyde gözlemlediğimiz kişinin öfkelendiği durumlarda öfkesini ifade etmemesi, susarak, küserek öfkesini kendi içine yöneltmesi durumudur. Bu bireylerde fiziksel hastalıklar ortaya çıkar. Örneğin; mide rahatsızlıkları, cilt problemleri en sık görülenler arasındadır.
Bir diğer durumda; öfkelenen kişi saldırgan davranışlar gösterir, bağırır, kırıcı sözler söyler, sevdiklerine ve kendine zarar verir. Bu bireylerde de ilişkilerinde bozukluklar ortaya çıkar. Evlilikleri, arkadaş ilişkileri, çocuklarıyla olan ilişkileri zarar görür.
Bireyin öfkesini kontrol edebilmesi için, bu duygusunu uygun bir şekilde, karşısındakinin onu gerçekten duymasını sağlayacak şekilde ifade edebilmesi gerekir.
Merkezimizdeki öfke kontrolü çalışmalarında; bireylere öfkenin sağlıklı ifade edilmesi ile ilgili teknikler öğretilir, öfkenin ortaya çıkmasında gerçekte görünenin dışında başka kaynaklar, nedenler varsa tespit edilir ve bu nedenlerle ilgili çalışmalar yapılır. Bilişsel davranışçı terapi tekniği öfke kontrolünde en sık uyguladığımız yaklaşımlardan biridir.